blog_slider-1920x400-blog 500x400-blog

Paris İklim Anlaşması'nın Amacı ve Ülkemize Etkileri

paris_iklim_anlasmasi_blog_gorseliParis İklim Anlaşması Nedir ve Nasıl Ortaya Çıkmıştır?

Yüzyılı aşkın süredir temel enerji kaynağının fosil yakıtlara bağlandığı sanayilerin ve taşıtların artmasıyla birlikte, oluşan emisyonların da atmosfere etkisi gün geçtikçe artmaktadır. Bu etki nedeniyle 90'lı yılların başından bu yana BM Biyoçeşitlilik Sözleşmesi, BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ve BM Çölleşmeyle Mücadele Sözleşmesi gibi pek çok küresel anlaşmaya imza atılmıştır. 1997 yılında imzalanan Kyoto Protokolü ile iklim değişikliği konusunda ülkelerin karşılıklı olarak adım atması ve küresel ortalama sıcaklık artışının güvenli sınırlarda tutulması amaçlanmıştır. Günümüzde halen negatif etkilerinin hızla arttığını rahatça gözlemleyebildiğimiz iklim değişikliği sorunlarını düşünecek olursak Kyoto Protokolünün işlevselliğini yitirdiğini söyleyebiliriz. Bu sebeple 2020 sonrası yeni iklim rejimini şekillendirmek amacıyla ülkelerin ortak kararla geliştirdikleri sorumlulukları oranında değil, kendi verdikleri gönüllü katkılara dayanan bir anlaşma olan Paris Anlaşması ortaya çıkmıştır.

Paris İklim Anlaşması Ne Zaman Yürürlüğe Girmiştir?

Paris İklim Anlaşması, küresel sera gazı emisyonlarının %55'ini oluşturan en az 55 tarafın anlaşmayı onaylaması koşulunun karşılanması sonucunda, 4 Kasım 2016 itibariyle yürürlüğe girmiştir. Ülkemiz ise Paris Anlaşması'nı, 22 Nisan 2016 tarihinde, New York'ta düzenlenen Yüksek Düzeyli İmza Töreni'nde 175 ülke temsilcisiyle birlikte imzalamıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından  "Paris Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun" 7 Ekim 2021 tarihli ve 31621 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Paris İklim Anlaşmasının Amacı Nedir?

Anlaşmanın içeriği özetle; 2020 sonrası süreçte, iklim değişikliği tehlikesine karşı küresel sosyo/ekonomik dayanıklılığın güçlendirilmesini hedeflemektedir. Paris Anlaşması'nın uzun dönemli hedefi, endüstriyelleşme öncesi döneme kıyasen küresel sıcaklık artışının 2°C'nin olabildiğince altında tutulmasıdır. Bu hedef fosil yakıt (petrol, kömür) kullanımının tedricen azaltılarak, yenilenebilir enerjiye yönelinmesini gerektirmektedir. İklim değişikliği ile mücadele bağlamında anlaşma, ulusal katkılar, azaltım, uyum, kayıp/zarar, finansman, teknoloji geliştirme ve transferi, kapasite geliştirme, şeffaflık, durum değerlendirmesi konularına ilişkin uygulama usulleri belirlenmek üzere bir çerçeve oluşturmuştur. Emisyon azaltımı hususunda anlaşma, gelişmiş ülkelerin mutlak emisyon azaltımı hedeflerini sürdürmeleri; gelişmekte olan ülkelerin ise emisyon azaltımı hedeflerini yükselterek farklı milli koşulları uyarınca, zaman içinde tüm ekonomiyi kapsayacak yeni, artırılmış hedefler benimsemelerini telkin etmektedir.

Türkiye'nin Paris İklim Anlaşması ile İlgili Hedefleri Nelerdir?

Türkiye'nin ulusal katkı beyanına göre, sera gazı emisyonlarının 2030 yılında referans senaryoya (BAU) göre artıştan %21 oranına kadar azaltılması öngörülmüştür. Bu hedefler doğrultusunda ülkemizdeki sanayiler ve araçlar çevre dostu temiz enerji kaynaklarına dönüşümü planlanmaktadır. Ülkemiz, yaşanan olumsuz gelişmelerin önlenmesi ve meydana gelen zararın telafisi, gelecek nesillere temiz bir çevre teslim edilmesini teminen, kalkınma hedeflerine zarar getirmeyecek çalışma ve düzenlemeleri yapmakta, ikili işbirliğini geliştirmekte, bölgesel ve uluslararası çalışmalara etkin katılım sağlamaktadır.

Set Teknik ailesi olarak; emisyon ölçüm sistemleri tasarımı ve baca gazı emisyon kontrolleri konularında uygulayabileceğimiz her türlü teknolojiyi alanında uzman markaların çatısı altında ve tecrübeli mühendislik kadrolarımızla ele alıyoruz. 20 yılı aşkın süredir ana gayemiz, dünya çapında atılan emisyon ‘'geri'' adımlarının ülkemize entegrasyonunda üzerimize düşen görevi en uygun şekilde yerine getirmektir.

Paylaş:
İlgili Ürünler
Diğer İçerikler

TEMSİLCİLİKLER

E-Bülten Kayıt
Bize Ulaşın